Anlıyorum ki,
Büyükşehir Belediyesi çalışanlarımız 31 Mart’tan sonra işlerine ne olacağının endişesini yaşıyorlar.
Bu 2 şekilde önemli:
1- Mestan Özcan’ın Belediye Başkanı olacağını o kardeşlerim de biliyorlar.
2- CHP Belediyesi zamanında işe alınanlar Mestan Özcan’ın kendileri ile çalışmak istemeyeceğini ve işten çıkarılacaklarını düşünüyorlar.
Her iki konuyla ilgili fikrimi de -neden önemli olduğunu ifade ederek- açıklayayım.
İlk olarak, evet, ben inşallah Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı olacağım ve bu Büyükşehir Belediyesi çalışanlarının da desteği ile olacak. Bunu bana “Aman başkanım, sizi aradığımız bilinmesin, yanınızdayız” diyen telefonları ve ziyaretlerimdeki sıcak yaklaşımları ile hissettirdikleri için Büyükşehir Belediyesi çalışanlarımıza teşekkür ediyorum.
Bununla birlikte, ben buradan net olarak söyleyeyim. Kim olursa olsun, Büyükşehir Belediyesi çalışanlarından kimse işinden olmayacak. Ben o çalışanlarımızla ve belki de daha fazlasıyla bu şehri Vizyon Şehir yapacağım. Potansiyeli çok yüksek olan bu şehrin ne kadar kötü yönetildiğini, ne kadar vizyonsuz yönetildiğini de bütün hemşerilerimiz o akit geldiğinde görecek.
İddiam şudur ki, 2024 seçimlerinde ben bırakmak istesem de bu şehrin insanı beni bırakmak istemeyecek. Çünkü ehil eller tarafından doğru vizyonla yönetildiğinde bu şehir bir anda parlamaya başlayacak.
Güzel günler göreceğiz, merak etmeyin. Çoğu gitti, azı kaldı inşallah…
Birlikte başaracağız!
Sevgili Tekirdağ Halkı,
Değerli Basın Mensupları,
Sözümona bir takım algı operasyonları ile yanlış yönlendirilmelerin önüne geçebilmek adına, aşağıdaki açıklamayı yapmayı uygun gördüm. Gerçi benim Tekirdağ halkı ile aramdaki gönül köprüsünü birilerinin yıpratması mümkün değil, ancak yine de birilerine meydan boş değil demek istedim.
CHP Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkan Adayı belli ki bütün başkanlık süresince olduğu gibi bugün de bir duygu karmaşasının içerisindedir. Ancak biz bundan, açıkçası büyük memnuniyet duymaktayız. Çünkü yapmak istediklerini, planladıklarını, yapamadıklarını, neden yapamadıklarını anlatması gerekirken, elinde bu vizyonda bir hazırlık olmadığından, belli ki adım adım bizi takip etmekte ve gündemini “Mestan Özcan” ile belirlemeye çalışmaktadır. Mestan Özcan bu şehrin gündemindedir, kendisinin de gündeminde olması gayet doğaldır.
Verdiğim her cevap sonrası sessizliğe büründüğü için, bir süredir kendisine cevap vermemeyi uygun görsem de, bir konuyu açıklama gereği duyuyorum.
Kendisi bana yine çağrıda bulunmuş ve “Büyükşehir Belediye Başkanı olarak kendisine brifing vereyim” demiş. Hatta dün öğleden sonra da beni bizzat arayarak bir toplantıya davet etti. 46 günlük hizmet ömrü kalmış bir Büyükşehir Belediye Başkanı’ndan ne benim ne de bu şehrin halkının artık bir talebi olacağını düşünmüyorum. Üstelik, bu şehrin yüksek potansiyelini göremeyerek, son derece düşük bir performans ile şehrimize 5 yıl kaybettirmiş bir Başkan’dan brifing almanın bana da, ekibime de en ufak bir katkısı olacağını da düşünmüyorum.
Sanıyor ki, dünya kendisi etrafında dönüyor. Sanıyor ki, biz kendisine cevap veremeyiz. Allah’tan başkasından çekinmeden, insanımızın gönlüne girmekten ve onlara hizmet etmekten başka dert edinmeden çıktık bu yola. Ancak dediğim gibi verdiğim cevapları kaldıramadığı ve sonrasında sessizliğe büründüğü için her sorusunda onu muhatap alarak halkıma vakfettiğim vaktimi harcamayacağım.
Yalnızca şu konuyu açıklamış olayım: Kendisini bilinçaltında benim Başkan seçileceğime o kadar inandırmış ki, brifing verelim talebinde bulunması bir yana “Başkan olursa, 5 sene görevinde kalabilecek mi?” diye sormuş. Bir de “bunu, halk merak ediyor” demiş.
Ben de diyorum ki “Benim insanım bana 2 telefonumdan, 1 whatsapp hattımdan, bütün sosyal medya hesaplarımdan ulaşıyor ve ben her biri ile tek tek ilgileniyorum. Binlerce şahit var buna. Tek tek cevap veriyorum. Derdine çare olmaya çabalıyorum. Senin gibi kendisine küçük bir eleştiri getiren herkese küsüp onları hesaplarımda engellemiyorum.”
“Senin gibi, Tekirdağ’ın 11 ilçesini şantiyeye çevirip, hiçbir projesini tamamlayamayan; tamamlanamayan bu projeleri seçim kitapçığına tamamlandı yazamadığı için ‘tamamlanma aşamasında’ yazmak zorunda kalan; belediyeyi borç batağına sürükleyen, Eski TESKİ Genel Müdürü tarafından bile topa tutulan, en ufak bir eleştiriye bile tahammül edemeyip etrafındaki herkesle çocuk gibi küsen biri bile 5 yıl bu görevi yaptıysa, yapabiliyorsa; MERAK ETME, ben en az 15 yıl bu görevi Allah’ın izni ile sürdüreceğim. Allah ömrüme zeval vermezse, halkım da bilsin, beni onların iradesinin aksine bir hareket etmek zorunda bırakacak bir durumda olmayacağım.”
Ben bu şehre hür irademle “Potansiyeli birlikte ortaya çıkaracağız. Bu şehri muhteşem bir VİZYON ŞEHİR yapacağız. Ben de söz verdiğim o 1059 Hizmet Adımını yapamazsın, yapılamaz diyenler olsa da YA PA CA ĞIM” dediğimden sorumluyum. Hem insanıma, hem tarihe, hem Allah’a karşı sorumluyum.
Saygılarımla,
Mestan Özcan
AK Parti Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkan Adayı
Hayatım boyunca sorumluluk alanımla ilgili düşündüm, çalıştım, gayret gösterdim. Ve sorumluluk alanım neyse orada en iyi olmaya çabaladım. Bunca yıldır da hiç kimsenin bana “yeterince çalışmadın!” demesine izin vermedim…
Birileri bu seçimi zemininden uzaklaştırıp başka başka konularla karşımıza çıkmaya kalksa da, bugün ben, Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanlığı için sizlere layık bir efor sarfetmenin gayreti içerisindeyim. Aklım, fikrim, hayalim, çalışmam Büyükşehir olarak eksikliklerimizi tamamlamak, yapılamayanları yapmak, düşünülemeyenleri düşünerek bu şehrin insanına hakettiği hizmeti sunmak üzerine yoğunlaşmış durumda.
Bu şehrin insanını Yerel Seçim gündeminden uzaklaştırarak vizyonsuzluklarını, beceriksizliklerini, işbilmezliklerini gizlemelerine izin vermeyeceğim.
Benim herşeyin en güzeline layık insanım!
“Yetti artık!
Derlenip toplanmak vakti gelmedi mi?
Tesbih taneleri gibi saçılıp döküldüğümüz yetmedi mi?
Şehrimin en kuytu köşelerinde, kirli emeller peşinde koşulurken, miskinler gibi içimize çektiğimiz uykudan ne zaman uyanacağız?
Her tarafı ayrı dert olsa da, bu şehir bizim değil mi?
Susacak mıyız? Bu vizyonsuzluğa boyun mu eğeceğiz?
İsraf edilen her bir kuruşa göz mü yumacağız?
Unutmayın! Varsın olmasın hiçbir şeyimiz, göğsümüzü bir top gibi döven yüreğimiz yetmez mi?”
Derdi olmayanın davası olmaz. Benim derdim var. Çocuklarımız için, gençlerimiz için, kadınlarımız için, engellilerimiz için, yaşlılarımız için, işçilerimiz için, esnafımız ve iş insanlarımız için hatta Allah’ın bize emanet ettiği hayvanlarımız için derdim var.
Ben ÇALIŞACAĞIM… Hem de nefessiz kalana kadar! Bana kimse yine “yeterince çalışmadın!” diyemeyecek.
Ve görüştüğüm, konuştuğum, dokunduğum binlerce insandan aldığım mesaj şu:
1 Nisan’da Büyükşehir Belediye Başkanınız olarak uyanacağım.
Ancak, her zaman dediğimi yeniden tekrarlıyorum.
Bunu yalnız başına kimsenin yapması mümkün değil!
Benimle misin Tekirdağ?
Bu şehrin mahallelerinin sokaklarını birlikte arşınlayanlar… Birlikte miyiz?
Birlikte başaracak mıyız?
Hayal ettiğimiz şehre birlikte kavuşacak mıyız?
Bunu söylüyorum işte… Tekirdağ Milli Eğitim’in şu çalışmasına bakar mısınız? Ellerine, emeklerine sağlık… Dünya görüşü ne olursa olsun, bir olunca, beraber olunca, bir amaca yönelik çalışınca bu güzelliğin çıkmaması mümkün mü?
Bir düşünün: 2023 yılının 29 Ekim’inde, çok keyifli bir Pazar akşamında, böyle bir konserde birlikte kutlayacağız 100. Yılımızı. Çocuklarımız bu şehrin güzellikleri içinde yaşayacak. Gençlerimiz hayallerinin gerçek olacağına yeniden inanacak. Mutlu insanlar, mutlu ailelerle dolu dertsiz bir şehirde koyacağız o gece başımızı yastığa…
Engelsiz bir şehre; yaşlılarının huzurlu, çalışanlarının kendini güvende hissettiği, gıptayla bakılan bir şehre uyanacağız sonra…
Bir düşünün… Bunun gerçek olacağını, üstelik -sürekli dediğim gibi- siz de bu hayalin bir parçası olacağınızı, bir yerinde fikrinizle veya emeğinizle bu hayali birlikte gerçek kılacağınızı bilseniz, yine de parti / görüş ayrılığından dolayı bunu reddeder misiniz?
Birlikte başaralım Tekirdağ!
Potansiyelin bunu gerçek kılmanın çok ötesinde…
Gel, birlikte başaralım!